Prof. Dr. Burak Arzova: “Tarımdaki sorunlar biliniyor ancak çözülmek istenmiyor”

2

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Arzova,  tarım sektöründeki sıkıntıları ve çözüm önerilerini Çiftçiden Haber’de anlattı.

2020 yılında tarım sektörü yüzde 4,8 büyüdü

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Arzova, “Ekonominin büyümesinde tarımın çok büyük etkisi var. Ancak genel anlamda baktığımızda çiftçilerimizin değil de aracıların kazandığı görüyoruz. Çiftçilerimizin sorunları büyük. Tarım sektörü büyüdü ancak çiftçilerimizin sorunları bitmedi. Çiftçilerimizin üretim sorunu var,  üretim maliyetleri çok fazla, planlı üretim yapılamaması gibi sorunlar var, girdi fiyatlarındaki artış var, tarla tezgâh fiyat farkının 5 kata çıkması gibi birçok sorunu var çiftçilerimizin. Dolayısı ile bu büyümeden herkesin eşit bir pay aldığını ve adil dağıtıldığını söylemek mümkün değil” dedi.

“Tarımdaki sorunlar masa başından alınan kararlarla çözülmez”

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Arzova, “Çiftçilerimiz maliyetlerinin neler olduğunu hepimiz biliyoruz. Örneğin tüm dünyanın yaptığı gibi belirli bir çerçevede üretim gerçekleştirilirken devletin ön gördüğü toprak analizine en uygun ürünlerin ekimin yapılması ve o bölgedeki tüm tarlalara aynı ürünün ekilmesi bunun içinde örgütlü çiftçi gerekiyor. Diğer taraftan maliyetle ilgili olarak hayvansal üretimin temel girdileri olana yem maliyetleri konusunda yapılabilecek şey ise şu, yem bunların bir kısmını yurtdışından ithal ediyoruz bu nedenle kur arttığı zaman bunların fiyatları da istemsizce artıyor. Çiftçilerimizin bunları alabilecek gücüde kalmadı. Desteğin çiftçiye o ürünü alacağı zaman verilmesi, gerekiyor. Aynı zamanda Türkiye’de üretilmeyen yurtdışında üretilen yem de kullanılan ham maddelerin belli bölgelerde üretilmesi konusunda çiftçiye destek verilmesi. Bir ikinci yöntem ise, Türkiye’de bütün yem fabrikaları ile anlaşıp yem fabrikalarına teşvik verir ve bir taban fiyat koyar böylece ürünü o fiyatın üzerinde satamazlar. Bütün bu sorunlar çözülebilecek sorunlar önemli olan istemek ve tarımı anlamak. Bu sorunlar masa başından alınan kararlarla çözülmez” ifadelerini kullandı.

“Sorunlar çözülmek istense çözümleri çok basit”

Tarla ve tezgâh arasındaki fiyat farkının çözümü çok basit aslında örgütlü çiftçi modeline geçilmesi gerekiyor diyen Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Arzova, “ Yani kooperatif olmak gerekiyor. Kast ettiğim şey birlikler değil,  Türkiye’deki birlikler ne yazık ki bir işe yaramıyor. Bence bunlar siyasetin ara kademeleri örgütlü çiftçi modelinin önündeki en büyük engeller birlikler olması gereken şey kooperatif birliği yani çiftçilerimiz ürünleri bu kooperatifler üzerinden satacaklar. Bu sistemin Türkiye’de çok güzel örnekleri de var. Başında da dediğim gibi bu sorunlar çözülmek istense çözümleri çok basit” şeklinde konuştu.

“Çiftçinin sırtından çok ciddi bir haksız kazanç sağlanıyor”

En büyük sıkıntılardan bir tanesi tarım polkaları diyen Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Burak Arzova, “ tam buğday hasadının olduğu dönemde buğday ithalatının kapısı açılıyor dolayısıyla çiftçinin emek verdiği ve karşılığını almak istediği bir dönemde ithalat açtığınızda otomatik olarak çiftçinin beklediği fiyatlarının çok altında bir satış fiyatına sahip oluyor. Bu süreç çiftçilerimizi memnun etmiyor. Haklı olarak gençlerimiz köylerde kalmak istememesi köylerimiz bu sebeple birer huzur evine dönüşüyor.  Gençleri köylerde tutabilecek ektiği üründen para kazabilecek bir duruma sokmamız lazım ama maalesef bu yapının içerinse para kazanan tek kişi aracılar. Çiftçinin sırtından çok ciddi bir haksız kazanç sağlanıyor.  Bunu kökten çözecek bir çözüme ihtiyacımız var.

Bu gidişle üretecek kimse bulamayacağız bu kadar ithalata dayanırsak, kimi kalkındırdık biz bunca zaman Sırp köylüsünü kalkındırdık, Macar köylüsünü kalkındırdık, Bulgar köylüsünü kalkındırdık, yunana köylüsünü kalkındırdık, neden et aldık, saman aldık ve daha bir sürü şey çok ciddi şekilde ithalat gerçekleştirdik. İthalata karşı değilim sadece planlı bir üretim çerçevesi içinde bunlar yapılırsa ve üretim teşvik edilirse çok daha iyi olur” ” şeklinde konuştu.

Çiftçinin sırtından çok ciddi bir haksız kazanç sağlanıyor “Tarım ve hayvancılık dünyanın geleceği şartlar ne olursa olsun üretime devam” dedi.