Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamada kuraklıktan zarar görmüş olan ve Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı, kuru şartlarda üretim yapan 2 bin 890 üreticiye toplamda 13 milyon 363 bin 708 TL destek ödemesinin yapılacağı açıklanmıştı. Erzincan Ziraat Odası Başkanı Tamer Geyik ise yapılacak destek ödemelerinin üretim yapan çiftçiyi memnun etmediğini söyledi.
Erzincan Ziraat Odası Başkanı Tamer Geyik konuşmasının devamında yapılacak destek ödemelerinin üreticiyi memnun etmediğinin altını çizerek, “Bu açıklanan kuraklık oranları bizleri tatmin etmemiştir. Bakanlık ile yaptığımız görüşmelerde bu kuraklık desteğinin sadece susuz alanlarda verilmesi üreticimizi mağdur edecektir. Çünkü üreticilerimiz, sulu alanda üretim yapan üreticilerimizde bu mağduriyetin aynısını yaşamışlardır. Çünkü yağışların olmaması sulu alanda üretim yapan üreticilerimizi de etkilemiştir. Örnek verecek olursak, sulama birliğinde su kullanımı talep eden üreticilerimizden 8 sulama yapmak isteyene 4 su verilmiştir. İkinci ürün ekmek isteyenlere para cezası kesilmiştir. Madem kuraklık yoktuysa niye ikinci ürün ektirilmedi? Bunun bakanlığın, milletvekillerin, valiliğin ve il özel idare sulama birliğinin, bütün herkesin dikkatini çekmesini istiyorum. Burada verilen bu kuraklık desteği susuz alanlarda üreticimizi olduğu gibi sulu alanda üretim yapan üreticimizi de mağdur etmiştir. 17 Aralık tarihinde yapılan bu kuraklık ödemesini çiftçimiz alsa bu tarihte buğdayını nasıl ekecek? İlçelerimize bir bakın. Her tarafta kar yağmış. Bu tarihte bizim üreticimiz nasıl ekim yapacak?” dedi.
Geyik konuşmasında, “Yapılan ödemeler alan bazlı olup ilçe ilçe ödenmiştir. İlçelerde hasar tespit komisyonları tarafından tutulan hasar oranına göre bir ödeme yapılacaktır. Bu ödemelerde 30 ile 100 lira arasında değişmektedir. Örnek verecek olursak, Çayırlı ilçemizde yüzde 70 oranında bir hasar oluşmuşsa 70 lira alacaktır. Şimdi şunu sormak istiyorum. 100 dekar yeri olan bir üreticimiz ne yapacak? 7 bin lira alacak. Bugün bir çuval üre gübrenin fiyatı 730 lira olmuş. Bu, kesinlikle üreticimizi sevindirmemiştir. Bu fiyatların tekrar yeniden güncellenmesi ve sulu alanda üretim yapan üreticilerimize ayrıca bir destek verilmesi gerekmektedir. Gübre fiyatları, akaryakıt fiyatları, ilaç fiyatları, şuan girdi maliyetleri bütün hepsi de üreticimizi mağdur etmektedir. Besi yapan, süt üretimi yapan üreticilerimiz de bu fiyatlardan nasibini almıştır. Derhal bu fiyatlara bir an önce frenleme ya da üreticilerimize büyük bir destek açıklanması gerekmektedir’ ifadelerine yer verdi.
Yöresel değer manda yoğurdu Ankara’da yaygınlaşıyor